28 Eylül 2011 Çarşamba

Görüyorum

Senin görmediyini görüyorum. Lan bu gün biliyonmu noldu pornoya bakdım. Seni unutmak ne güzel yine sağ elim sikimde porno izleyerek masturbet yapmak çok güzel bi duyqu. Seni tanıdıkdan sonra hiç bakmamışdım. Meyerse güzel bi şey. Seni hayel etmiyordum. Yalnız bıkdım pornodan kapatdım uzandım, hayel kurdum. Bu müzik çalıyordu Antonio Vivaldi - Spring form The four Seasons. Klasikde masturbet güzel gidiyor. Kırık kalb ve hayeller. Of diye bağırasım geliyordu. Müziye renk katıyordum. En yüksek notda bende yükseliyorum. Ses sese karışdı göz kapandı. Sen bir karanlıkda unuduldun, boğuluyordun o karanlıkda, kendini unuduyordun. Bir anlık sesini duydum. O sese yardım etmek istiyordum. Ama senden o kadar iyrendimki, tüpürüb elimle mastürbasyon yapığım elimi sana uzatmadım. İyrenc birisin. Hayat o kadar iyrendiki bende sana iyrendim. Bu arada müzik yine yüksek nota kalkdı. Ne güzel yine o lezzeti hiss etmek. Kalbinin o kadar yüksekle atması. Sikdim her şeyi sikdim. Tüm olub olmayanımı sikiyordum. Hayelleride resm çiziyordum. Şöyle insana benzedi. Seksi, beyaz tenli. Kafkazlıydı. Qara kaş qara göz. Evet oluyordu, bu tam kafkazlıydı. Onu tanıyordum evet tanıyordum. Lan bu ki oydu oooo. Nasıl şimdi onumu seviyorummu?! Evet mutluyum. Seni sikerek unutdum. Ama onu sikerek sevdim. Bak onun gibisini hiç bir zaman bulmayacaksın. Çünki sen vefsızsın, en büyük vefasız sensin. Seni sevene bin sabır, ve binlerce bol şansa arzu ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder